İNSAN VUCUDUNDA ORTOPEDİK RAHATSIZLIKLAR

Dirsek Rahatsızlıkları

Dirsek humerus adı verilen kol kemiği ile radius ve ulna isimli önkol kemikleri arasında menteşe biçimli bir eklemdir. 

Kemiklerin dizilimi ve ilişkileri menteşe hareketine ek olarak az miktarda dönüş (rotasyon) hareketine de izin verir. Bu dönme hareketi eli ağıza götürme gibi önemli fonksiyonlarda belirgindir. 

Dirseğin eklemini meydana getiren kemik yapıları dışındaki temel stabilizatör (sabitleyici) yapı iç taraftaki ulnar kollateral ligament denen bağdır. 

Dirsekteki yaralanmaların en sık görüleni dış kısımda olur ki bunun en tanınan tipi tenisçi dirseğidir.
ÇOCUKLARDA DİRSEK KIRIKLARI

Çocuklar yüksek fiziksel aktivite nedeniyle sık sık düşerler. Özellikle kol düzken el üzerine düşme sıklıkla dirsek kırığı ile sonlanır. Bu kırıklar tüm çocuk kırıklarının % 10 unu oluşturur.

Kırık tipleri 
Dirsekte değişik tiplerde kırıklar meydana gelebilir.

Dirsek üstü (suprakondiler) kırıklar- Üst kol kemiği (humerus) dirseğin hemen üstünden kırılmıştır. Genellikle 8 yaş altında görülür. En sık ve en ciddi kırıktır. Çünkü sinir hasarına ve dolaşım bozukluğuna neden olabilir.
Dirsek makarası (kondiler) kırıklar- Bu kırıklarda üst kol kemiğinin dirsek eklemini oluşturan makarasının bir parçası kırılmıştır. Bu kırıkların dikkatli tedavsi çok önemlidir . Aksi halde dirsekteki büyüme plağı zedelenerek büyümeyle ortaya çıkan dirsek eğrilikleri görülebilir.
Dirsek çıkıntısı (epikondiler)kırıkları- Dirsek makarasının iki yanındaki epikondil denilen çıkıntıların kırığıdır. 9-14 yaşlarında ve iç taraftakinde sıktır.
Büyüme plağı kırıkları- Üst kol ve ön kol kemiklerinin büyüme plakları dirseğe yakın kemik uçlarındadır. Bu plaklardaki kırıklarda büyümenin bozulması veya asimetrik olması en önemli komplikasyondur. Bu nedenle çok dikkatli tedavi edilmeleri gerekir. Çok iyi tedavi edilenlerinde bile daha nadir de olsa büyüme plağı kökenli büyüme problemleri görülebilir.
Önkol kırıkları- Bir dirsek zorlanmasında önkolun başparmak tarafındaki kemiğinin (radius) başı kırığı veya ezilmesi görülebilir. Bazen bu kırığa dirsek çıkığı da eklenebilir. Dirsek ucu (olecranon) veya diğer önkol kemiğinin (ulna) kırığı nadirdir.
 
Belirti ve şikayetler 
Tüm tip kırıklarda benzer yakınmalar vardır.
Ani ağrı , Hassasiyet, Şişme (hafif veya şiddetli olabilir) Hareket kısıtlılığı 

Tanı ve tedavi 
Düşme sonucu çocuğunuzun dirseğimde bir problemle karşılaştıysanız zaman geçirmeden doktora başvurunuz. Doktorunuz öncelikle bir damar ve sinir hasarı olup olmadığına bakacaktır. Sonra röntgen incelemesi yapılır. Bazen her iki dirseğin karşılaştırmalı röntgeni gerekebilir.

Tedavi kırığın yerine ve derecesine göre değişir. Kaymamış veya bazı çok az kaymış kırıklarda 3-5 hafta tam veya yarım alçı uygulaması yeterli olabilir. Bu süre içinde zaman zaman kontrol röntgenleri ile kırığın kayıp kaymadığının kontrolü gerekebilir.

Kırık kaymışsa onu yerleştirmek gerekir. Bazen yerleştirme işlemi cerrahiye gerek kalmadan elle yapılabilir. Bu işlemin genel anestezi altında yapılması idealdir. Ancak kaymış dirsek kırıklarının çoğu cerrahi gerektirir. Bazı tip kırıklarda elle düzeltmeye çalışmak sakıncalı olduğundan doktorunuz direkt cerrahi önerecektir. İyi bir cerrahi sonunda dirsek tamamen normale döner.
TENİSÇİ ve GOLFÇÜ DİRSEĞİ

Tenisçi dirseği dirsek dış kısmındaki çıkıntı çevresinin ağrılı bir hastalığıdır. 
Tenis oynayanlarda sık görüldüğü için bu isim verilmiştir. Gulfcu dirseği aynı problemin dirseğin iç kısmında olanıdır. Aslında sporcu olmayan kişilerde de bu hastalıklar oldukça sık görülür. Ağrı dirsek dış tarafından aşağı doğru yayılır. Ağrıyı özellikle yakalama hareketi ve ağırlık kaldırma arttırır. 

Her iki rahatsızlıkla tekrarlayıcı kol hareketlerin sonucudur. Önkol adelelerinin aşırı kullanılması sonucu adelelerin dirsek içi ve dışındaki çıkıntılara yapışma yerlerindeki tendonlarında küçük yırtıkla meydana gelir. Eğer zorlanma devam ederse yırtık tam iyileşmeden ödemli bir hal alır. Tenis, golf dışında boyama, tornavida kullanma, yakalama, tornavida-çekiç kullanma gibi birçok aktivitede bu tür zorlanmalar olabilir. Genelde dirseğe yapışan adelerde tetik noktalar oluşur. Diğer yapılacak tedavilerle birlikte muhakkak bu tetik noktaalrında tedaviye dahil edilmesi gerekir.

Eğer dirsek iç veya dışında bir hassasiyet gelişir ve bu ağrı koldan aşağı doğru yayılıyorsa derhal neden olan hareketi durdurup doktora başvurunuz. Bu aktiviteyi durdurmanız oluşan mini yırtığın iyileşmesine izin verir. Spor sırasında olduysa tekniğinizi ve kullandığınız ekipmanları gözden geçirmeniz gerekir. 

Tedavi

İlk olarak kolu dinlendirme, buz uygulaması.  Ani ve şiddetli durumlarda başlangıçta  hazır ateller le dinledirme amacıyla diğer tedavilerle beraber kullanılabilir. Kurumumuzda bu tür vakalara ESWT tedavisi, proloterapi, nöralterapi, tetik nokta enjeksiyonları, gerekirse ozon enjeksiyonu ve PRP uygulaması  uygulanmaktadır.

Yakınmalar geçer geçmez önkol adeleleri için germe ve kuvvetlendirme ekzersizleri başlanmalıdır. Tekrarlaması önleyen ve iyileşmenin tamamlanmasını asıl sağlayanın ekzersiz tedavisi olduğu unutulmamalıdır. Doktorunuz yeniden spora veya olayı başlatan aktiviteye dönüldüğünde koruyucu dirseklik kullanmanızı önerebilir.
Dirseğinizi bir yere çarptığınızda tüm kolunuza yayılan bir elektriksel akım yada ağrı hissettiğinizde ulnar sinirinizi hissetmiş olursunuz. Ancak zaman zaman ulnar sinirin oluşturduğu bu tablo kalıcı olabildiği gibi ,elin parmaklarını ve el bileğini rahatsız eden bir tablo oluşturabilir. 

Ulnar sinir tüm kol boyunca uzanır ve dirseği ,el bileğini geçerek sonlanır. Elin küçük parmağı ve yüzük parmağının his duyusundan ,elin parmaklarının hareketinin bir bölümünden sorumludur. Dirseğin iç yanından mevcut olan eliniz ile de hissedebileceğiniz bir tünelden geçer. Dirseğin almış olduğu bir travmadan ulnar sinir etkilenecek olursa (dirsek kırıkları sonrası gibi) sinirde gelişen ödeme bağlı olarak sinir bu tünel içerisinde sıkışır. Bu tabloya kubital tünel sendromu yada ulnar sinir sıkışma sendromu adı verilir. 

Bu durumun uzaması sonrasında sinirin üzerinde yer alan koruyucu myelin tabakası el bileği ve dirseğin hareketleri sonrasında sürtünmeye bağlı olarak aşınabilir. Bu sinir de kalıcı bir hasar oluşma ihtimali demektir. Burada elin kaslarında zayıflama kavanoz açma gibi hareketlerde zorlanma gibi şikayetler ortaya çıkar. Problem dirseği ilgilendiren bir patolojiden kaynaklansa da esas şikayetler sinirin etkili olduğu alan olan elde ve parmaklarda ortaya çıkar. Hem motor hem his duyusu ile ilgili sorunlar yaşanır. 


* Dirseğin iç kısmında oluşan gerginlik hissi
* Özellikle geceleri oluşan elin küçük ve yüzük parmağında uyuşma hissi
* Araba kullanma veya telefonla konuşma gibi dirseğin uzun süre katlı pozisyonda kalması sonrasında uyuşmanın oluşması
* Müzikal bir instrumanı kullanırken yada elin parmaklarını ilgilendiren bir iş yapmada güçlük
* Kavrama yada ayıklama işleminde güçsüzlük hissi
* Tüm kolun iç yüzünde ağrı hissetme gibi şikayetler oluşabilir.

Bunlardan herhangi biri mevcut ise doktorunuza başvurun,erken tanı kolay tedavi seçeneklerini getirecektir. 

Hastalığın tanısı koymada mevcut birçok yöntem mevcuttur. Hastadan alınan bilgi bunların en önemlisidir. Dirsek ile ilgili geçirilmiş bir sorununuz varsa doktorunuz sizden çeşitli röntgenler istiyebilir. Ayrıca elin, elbileğinin kaslarının ve sinirlerinin elektriksel yanıtını görmek üzere EMG istenebilir. 


* Dirseğinin üzerine düşenler
* Dirsek hareketi ile ilgili işlerde çalışanlar (sekreterler, şöförler gibi)
* Diabetikler
* Artrit problemi olanlar veya troid problemi olanlar
* Alkolikler risk altında olan kişilerdir.

Cerrahi olmayan tedavi seçenekleri 

* Dirseği olabildiğince düz tutarak sinirin sıkışmasını engellemek,
* Gögüs üzerinde kolların çaprazlaşmasını engellemek,
* Sık telefon görüşmeleri yapıyorsanız dirseği kullanmayacağınız bir sistem oluşturmak (megafonla konuşmak gibi)
* Çalışma masasınızı ayarlayarak dirseğin kırılmış pozisyonda kalmasını engellemek,
* Geceleri kullanacağınız,kolun pozisyonunu ayarlayan ateller,
* Spor esnasında dirseği koruyan dirsekliklerin kullanımı
* Ozon enjeksiyonu (ödemi azaltmak üzere)

Cerrahi tedavi
Eğer konservatif tedavi ile kas güçsüzlüğü ortadan kaldırılamıyorsa yada ağrı şikayetleri sürüyorsa ileri tetkikler yapılarak cerrahi tedavi planlanmalıdır. Cerrahi de birçok yöntem mevcuttur, ancak en sık olarak anterior submuscular transpozisyon adı verilen sinirin geçtiği kemik tünelin arkasından önüne alınması olarak tarif edilebilecek işlem uygulanır. Cerrahi tedaviden sonra rehabilitasyon planlanarak elin gücünün tekrar kazanılması sağlanır.